Naci YENGİN
Yarım asırdır içimde birike birike büyüyen bir özem!
Yarım asırlık özlemler.
Aklım erdiği günden bu yana içten içe yanan ve hiçbir zaman sönmeyen ayrılık, hasret ve birgün kavuşabilme özlemlerimi bile isteye harlamaya devam ettim!
Talman Hacıyev’e yoldaşlık edip Kafkas Türk Ordusuyla birlikte olup “Yazın evvelinde Gence Çölünde” türküsü söyledik.
“Hayalimden neler gelib ne geçer
Yaz gelir ellere durnalar göçer
Bulağlar semaver ağ daşlar şeker
Benzeyir çemende köze laleler.”
Gün oldu Karabağ’da nefer olduk, siperlere dayandık. Anam, bacım, kavim kardaşlarımla gözyaşı döktük. 44 günlük Karabağ’ın azadlığına şahit olduk. Gönendik, “Karabağ Azebaycan’dır” dedik. Zafer türküler söyledik. Aç kaldık, susuz yaz akşamlarında yaşadık, içimizde büyüyen kavuşma sevdamız terketmedi bizi.
Ortak sevdalarımız için coğrafyaları aşar Enver Paşayla Bakü’ye, Belcivan’dan Kaşgar’a, Kırım’a, Kerkük’e, Yesi’de Hoca Ahmet Yesevi konuk olduk.
Yıllar geçti, devran döndü özlemlerimiz büyümeye devam etti.
Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Kazakistan... Türk coğrafyalarında yaşayan kavimdaşlarımızla özlemlerimizi gidermek, kucaklaşmak için 1990 sonrası yeni fırsatlar doğdu. Bakü’ye kavuşmak hazılık yapıyorum. İçimdeki heyecan çocukluk ve ilk gençlik sevinçlerimle sarmalıyor bedenimi.
24 Eylül 2025, Bakü Haydar Aliyev Havaalanına indiğim ilk anın mutluluğunu kelimelerle anlatmam imkansız. Yarım asırdır evine, ocağına özlem duyarak yaşamış birisinin evine, ata toprağına kavuşması gibi bir heyecan bizimkisi!
Düşüncelerim Bakü’yü anlatmam gerektiğini söylerken duygularım, özlemlerim, biriken hasretim Bakü’nün semalarında uçmak için çırpınıyor!
1980’li yıllardan bu yana esir Türk dünyası ile ilgili okuduğum kitap, makale, şiir, yazdığım binlerce satırlık yazı bugün beni benden alıp Bakü’de İçeri Şehrin sokalarına, Özgürlük Meydanına, gözyaşının sel olup aktığı Karabağ’ın sokaklarında kalan anaların hatıralarına götürüyor.
Atalar toprağım, ayrı düşüp hasret kaldığım Oğuz diyarı BAKI’ya salamlar...